6 Mart 2013 Çarşamba

"Demokratik ve hukuki haklarımızı sonuna kadar kullanacağız"


Bugün Eyüp Flatofis'te bulunan İMC TV önünde yaptığımız basın açıklamasının metni aşağıdadır:


Basına ve Kamuoyuna

Bizler, İMC TV’de örgütlenen basın emekçileriyiz.. “Sessizlerin sesi” olarak yayın hayatına başlayan, barıştan ve demokrasiden yana bir yayın politikası izleyen İMC TV’de çalışıyor olmak hepimiz için ayrı bir motivasyon kaynağıydı.

Ancak, uzunca bir zamandır süre giden keyfi işten çıkarmalar, bazı yöneticilerin mobbinge varan davranışları, İMC TV’nin demokratik ve çoğulcu yayın çizgisine ters bir yönetim anlayışı olarak çıktı karşımıza.

Bizler de bu güvencesiz çalışma koşullarına ve keyfi uygulamalara karşı birlikte hareket etmeye karar verdik. Türkiye Gazeteciler Sendikası’na  üye olmak için bir araya geldik.

Yönetim bu hareketliliği ilk olarak örgütlenmeyi itibarsızlaştıran bir tepkiyle karşıladı. Ardından süreci durdurmamız istendi. “İMC’de örgüt istemiyoruz”, “sendika istemiyoruz” niyeti açıkça beyan edildi. Emeğin değersizleştirilmesine ve çalışma ortamına yabancılaşmaya karşı çıkarak alternatif bir ilişki biçimi önermemiz İMC TV’nin misyonunu zedeleyecek bir hamle olarak gösterilmeye çalışıldı. “Sendika da sizi korumaz, istediğimizi işten atarız” cümlesi, hiza veren bir sopa olarak başucumuzda her daim hazır tutuldu.

Örgütlenen çalışanların kendi aralarındaki iletişim kanalları takip edilmeye başlandı. Takip edildiğimiz açıkça söylendi.

Çalışanların ortaklaşa hazırladığı talepler listesi “yıkıcı bir faaliyet” olarak nitelendi. Bu talepler yüzünden birkaçımızın atılmak istendiğini, ama yönetim kademesi içinden bazı itirazlar sonucu bunun engellendiğini biliyoruz.

Ne var ki, yönetimin keyfi uygulamaları bitmedi ve bir süre sonra iki arkadaşımız aynı keyfilikle işten çıkarıldı.

Bir hafta kadar sonra da iki arkadaşımızın eleştiriye açık bir davranışı üzerine ortaya çıkan sorun büyük bir kavgaya dönüştü. Ve bu iki arkadaşımız işten çıkarıldı.

Genel Koordinatör Eyüp Burç’un bu tartışma / kavga esnasında bütün çalışanlara hakaret içeren sözlerine ertesi gün çalışanların kendi aralarında kullandıkları mail grubunda tepki gösterildi. Tepkilerdeki ortak talep, keyfi yönetime son verilmesi ve Eyüp Burç’un yönetimden uzaklaştırılmasıydı. Yönetimin buna cevabı, tepki gösterenlerden 7 kişinin işten atılması oldu.

Sendikalaşmaya karşı ilk etapta üretilen İMC’de bir patronaj olmadığı söylemi, gelinen noktada bu işletmenin hiyerarşisini kavrayamadığımız ve haddimizi aşarak yönetimi eleştirdiğimiz söylemine evrildi.

İşten çıkarılmamıza neden olan ve “iş ahlakına uymadığı” iddia edilen bir maili paylaşmak istiyoruz:

“Bugün çıkarılanlar listesine yenileri eklenmiş. Nedeni ne olursa olsun bu üslup ve yaklaşım oldukça kötü. Kanalın ortasında insanlara ve değerlerine hakaret ediliyor.. Yönetim ile yapılan toplantıda bize anlatılan imc böyle değildi... Artık yönetim gerçek imc'nin hangisi olduğuna karar vermeli... Arkadaşların tepkisine katılıyorum...”

Çalışanların kendi arasında yazdığı ve atılma gerekçesi olan bir başka mail ise şu ahlaksızlığı(!) içeriyor:

“Arkadaşlar, artık her gün bir olayla karşılaşmaya başladık . Hemen hemen her gün bir arkadaşımız işten çıkarılıyor. Sebep ne olursa olsun yaklaşım ve tarz çok kötü. Gitmesi gereken bizler değiliz.”

Bu işten atılma gerekçeleri de gösteriyor ki İMC TV yönetimi her durumda sesini çıkaran, örgütlenmek isteyen emekçilerini atmak için fırsat kollamakta ve en ufak bir eleştiriyi işten çıkarma nedeni haline getirme arzusundadır.

Bu süreçten sorumlu olanlar İMC TV yönetiminin açıklamalarının aksine “iş ahlakına uymadıkları” suçlamalarıyla işten çıkarılan arkadaşlarımız değil, hepimize ve değerlerimize küfür eden Genel Koordinatör Eyüp Burç ve ona göz yumanlardır.

Belirtmekte yarar var ki İMC TV’de isimleri değil zihniyeti hedef alıyoruz. İMC TV, çalışanlarına otoriter, güvenilmez ve bürokratik bir yönetim anlayışını övmüştür. İşten çıkarılanların haksızlığa uğramasının yanı sıra geride kalan çalışanlarına, "bu anlayışla yaşamak zorundasınız" mesajını vermiştir.

Bu durumu kabul etmediğimizden arkadaşlarımız işlerine iade edilene kadar, demokratik ve hukuki haklarımızı sonuna kadar kullanacağımızı duyuruyor, bu haklı mücadelemizde duyarlı kamuoyunun desteğini bekliyoruz.

Şunu belirtmek isteriz ki, yaşanan bu süreç, Sendikamız ve bizler için olduğu kadar İMC TV için de bir sınav niteliğindedir. Umuyoruz ki tıpkı bizler gibi İMC TV Yönetimi de ortaya koyduğu değerlere sahip çıkacaktır.

Saygılarımızla…

İMC TV Çalışanları 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder