24 Ocak 2014 Cuma

MAHKEMEDEN İŞE İADE KARARI

Geçtiğimiz yıl İMC TV'de Türkiye Gazeteciler Sendikası'na üye olduğu ve kanalda sendikal faaliyet yürüttüğü için işten çıkarılan arkadaşlarımız, işe iade davasını kazandı.

Yanımızda olan herkese teşekkür ediyoruz.

İMC Çalışanları



21 Ekim 2013 Pazartesi

Eski Haber Müdürümüz Dağıstanlı'nın programı yayından kaldırıldı


İMC TV Yönetimi, işe iade davamızda lehimize tanıklık yapan eski Haber Müdürümüz Mustafa Alp Dağıstanlı'nın programını "tasarruf" gerekçesiyle yayından kaldırdı.


Dağıstanlı, Türkiye Gazeteciler Sendikası'na üye olduğu için kanal çalışanlarının işten çıkarılması karşısında kanal yönetiminin tutumunu protesto etmiş, haber müdürlüğünden istifa etmişti.

Dağıstanlı'nın perşembe günleri yayınlanan Güncel Yorum programı ise, geçtiğimiz hafta kanal yönetiminin ileri sürdüğü "tasarruf" gerekçesiyle yayından kaldırıldı.

6 Mart 2013 Çarşamba

"Demokratik ve hukuki haklarımızı sonuna kadar kullanacağız"


Bugün Eyüp Flatofis'te bulunan İMC TV önünde yaptığımız basın açıklamasının metni aşağıdadır:


Basına ve Kamuoyuna

Bizler, İMC TV’de örgütlenen basın emekçileriyiz.. “Sessizlerin sesi” olarak yayın hayatına başlayan, barıştan ve demokrasiden yana bir yayın politikası izleyen İMC TV’de çalışıyor olmak hepimiz için ayrı bir motivasyon kaynağıydı.

Ancak, uzunca bir zamandır süre giden keyfi işten çıkarmalar, bazı yöneticilerin mobbinge varan davranışları, İMC TV’nin demokratik ve çoğulcu yayın çizgisine ters bir yönetim anlayışı olarak çıktı karşımıza.

Bizler de bu güvencesiz çalışma koşullarına ve keyfi uygulamalara karşı birlikte hareket etmeye karar verdik. Türkiye Gazeteciler Sendikası’na  üye olmak için bir araya geldik.

Yönetim bu hareketliliği ilk olarak örgütlenmeyi itibarsızlaştıran bir tepkiyle karşıladı. Ardından süreci durdurmamız istendi. “İMC’de örgüt istemiyoruz”, “sendika istemiyoruz” niyeti açıkça beyan edildi. Emeğin değersizleştirilmesine ve çalışma ortamına yabancılaşmaya karşı çıkarak alternatif bir ilişki biçimi önermemiz İMC TV’nin misyonunu zedeleyecek bir hamle olarak gösterilmeye çalışıldı. “Sendika da sizi korumaz, istediğimizi işten atarız” cümlesi, hiza veren bir sopa olarak başucumuzda her daim hazır tutuldu.

Örgütlenen çalışanların kendi aralarındaki iletişim kanalları takip edilmeye başlandı. Takip edildiğimiz açıkça söylendi.

Çalışanların ortaklaşa hazırladığı talepler listesi “yıkıcı bir faaliyet” olarak nitelendi. Bu talepler yüzünden birkaçımızın atılmak istendiğini, ama yönetim kademesi içinden bazı itirazlar sonucu bunun engellendiğini biliyoruz.

Ne var ki, yönetimin keyfi uygulamaları bitmedi ve bir süre sonra iki arkadaşımız aynı keyfilikle işten çıkarıldı.

Bir hafta kadar sonra da iki arkadaşımızın eleştiriye açık bir davranışı üzerine ortaya çıkan sorun büyük bir kavgaya dönüştü. Ve bu iki arkadaşımız işten çıkarıldı.

Genel Koordinatör Eyüp Burç’un bu tartışma / kavga esnasında bütün çalışanlara hakaret içeren sözlerine ertesi gün çalışanların kendi aralarında kullandıkları mail grubunda tepki gösterildi. Tepkilerdeki ortak talep, keyfi yönetime son verilmesi ve Eyüp Burç’un yönetimden uzaklaştırılmasıydı. Yönetimin buna cevabı, tepki gösterenlerden 7 kişinin işten atılması oldu.

Sendikalaşmaya karşı ilk etapta üretilen İMC’de bir patronaj olmadığı söylemi, gelinen noktada bu işletmenin hiyerarşisini kavrayamadığımız ve haddimizi aşarak yönetimi eleştirdiğimiz söylemine evrildi.

İşten çıkarılmamıza neden olan ve “iş ahlakına uymadığı” iddia edilen bir maili paylaşmak istiyoruz:

“Bugün çıkarılanlar listesine yenileri eklenmiş. Nedeni ne olursa olsun bu üslup ve yaklaşım oldukça kötü. Kanalın ortasında insanlara ve değerlerine hakaret ediliyor.. Yönetim ile yapılan toplantıda bize anlatılan imc böyle değildi... Artık yönetim gerçek imc'nin hangisi olduğuna karar vermeli... Arkadaşların tepkisine katılıyorum...”

Çalışanların kendi arasında yazdığı ve atılma gerekçesi olan bir başka mail ise şu ahlaksızlığı(!) içeriyor:

“Arkadaşlar, artık her gün bir olayla karşılaşmaya başladık . Hemen hemen her gün bir arkadaşımız işten çıkarılıyor. Sebep ne olursa olsun yaklaşım ve tarz çok kötü. Gitmesi gereken bizler değiliz.”

Bu işten atılma gerekçeleri de gösteriyor ki İMC TV yönetimi her durumda sesini çıkaran, örgütlenmek isteyen emekçilerini atmak için fırsat kollamakta ve en ufak bir eleştiriyi işten çıkarma nedeni haline getirme arzusundadır.

Bu süreçten sorumlu olanlar İMC TV yönetiminin açıklamalarının aksine “iş ahlakına uymadıkları” suçlamalarıyla işten çıkarılan arkadaşlarımız değil, hepimize ve değerlerimize küfür eden Genel Koordinatör Eyüp Burç ve ona göz yumanlardır.

Belirtmekte yarar var ki İMC TV’de isimleri değil zihniyeti hedef alıyoruz. İMC TV, çalışanlarına otoriter, güvenilmez ve bürokratik bir yönetim anlayışını övmüştür. İşten çıkarılanların haksızlığa uğramasının yanı sıra geride kalan çalışanlarına, "bu anlayışla yaşamak zorundasınız" mesajını vermiştir.

Bu durumu kabul etmediğimizden arkadaşlarımız işlerine iade edilene kadar, demokratik ve hukuki haklarımızı sonuna kadar kullanacağımızı duyuruyor, bu haklı mücadelemizde duyarlı kamuoyunun desteğini bekliyoruz.

Şunu belirtmek isteriz ki, yaşanan bu süreç, Sendikamız ve bizler için olduğu kadar İMC TV için de bir sınav niteliğindedir. Umuyoruz ki tıpkı bizler gibi İMC TV Yönetimi de ortaya koyduğu değerlere sahip çıkacaktır.

Saygılarımızla…

İMC TV Çalışanları 

4 Mart 2013 Pazartesi

İMC EMEKÇİLERİNİN YANINDAYIZ



İMC Televizyonu’nda çalışan 7 TGS Üyesinin işten çıkarılmasıyla ilgili olarak IMC Yönetim Kurulu tarafından 2 Mart 2013 tarihinde yapılan açıklamada, Sendikamız Yöneticileri ile “dostane bir ortamda yüz yüze gerçekleşen görüşmede konunun ayrıntıları ve nedenlerinin belgeleriyle birlikte paylaşıldığı” ifadesine yer verilmektedir.

Her şeyden önce bu görüşmenin “dostane bir ortamda” gerçekleşmesi, İşveren iddialarının haklı olduğu anlamına gelmemektedir. Bu “dostane” görüşmede, Sendikamız Yöneticileri de çalışanların haklı taleplerini İşverene iletmiş; 7 Üyemizin işten atılmasıyla sonuçlanan sürecin, işyerindeki birikmiş sorunların “bir üslup sorunu” yüzünden çözülememesinden ve çalışanların talep ve önerilerinin dikkate alınmamasından kaynaklandığını IMC yönetimine bildirmiştir.

IMC Televizyonu’nun farklı yayın çizgisi ve yönetim anlayışına sahip olduğunu gösterebilmesi ve Üyelerimize yönelik olumsuz tutumundan dolayı kamuoyunda tartışılır bir yayın kuruluşu olmaktan çıkabilmesi için ilk adım olarak, işten atılan 7 Üyemizin daha fazla geciktirilmeden işe dönüşlerini sağlayacak “B Planının” karara bağlanmasının en doğru yol olacağı da Sendikamız tarafından kendilerine önerilmiştir.

Ancak IMC Yönetim Kurulu 1 Mart 2013 tarihinde yaptığı toplantıda, Üyelerimizin iş akdi fesihlerinin bir daha revize edilmeyecek şekilde onaylanmasına karar vermiştir. Ayrıca işten atılan Üyelerimizi desteklemek amacıyla üretimden gelen güçlerini kullanan diğer IMC çalışanlarının da “uyarılacağı” belirtilmiştir. Bu karar, Sendikamız Yöneticilerine de telefonla iletilmiş ve Sendikamızdan beklentinin işten çıkarmaların “sendikal nedenlerle yapılmadığını açıklaması” olduğu ifade edilmiştir.

Hâlbuki işten atılan 7 Üyemizin arasında IMC çalışanları tarafından belirlenmiş “temsilciler” olması, işyerindeki sendikalaşma çalışmaları sırasında İşveren temsilcilerinin aleyhte tutum ve açıklamaları dikkate alındığında, bu sürecin Sendikamız Üyelerinin tasfiyesine yönelik bir adım olduğu görülebilmektedir.

Bazı İşveren Temsilcilerinin, “Bu kanala sendika giremez, hele bir temsilcileri ortaya çıksın onları temizleyerek sorunu çözeriz” dediği tüm IMC çalışanları tarafından bilinmektedir.

Buna rağmen, IMC Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada, “Kanalımızın, çalışanların sendikal örgütlenme hakkına en küçük bir engelleme içinde olmadığını, olmayacağını ve bu hakkın somut kullanımına da kesinlikle saygılı olduğunu ve olacağını en üst düzeyde kendilerine ifade ettik” sözlerinin hayat bulabilmesi, ancak IMC Yönetiminin bundan sonraki uygulamalarıyla mümkün olabilecektir. Fakat IMC Yönetimi, daha ilk aşamada, iş akdi fesihlerini onaylamak suretiyle, Sendikamızın önerilerini dikkate almadıklarını göstermişlerdir.

Öte yandan, Üyelerimizin, IMC’deki gelişmeleri özetleyen ve çalıştıkları kuruma zarar vermemek adına son derece dikkatli ifadelerle kaleme aldıkları 25 Şubat 2013 tarihli açıklamaya rağmen, IMC Yönetim Kurulu tarafından 2 Mart 2013 tarihinde yapılan ikinci açıklama başka yönleriyle de yanıtlanmaya muhtaçtır.

Ancak, Üyelerimizin, IMC’nin ve yayın hayatı boyunca ortaya koyduğu değerlerin önemine ilişkin olarak yaptıkları 25 Şubat tarihli açıklamalarında yer alan, “Biz IMC TV çalışanlarıyız. Bu metnin ilk cümlesinin bu olmasının sebebi şu; biz bununla gurur duyuyoruz. Bu bir ayrıcalık, bu, ilkesel duruşun önemli bir parçası” tespitlerini hatırlatmakla yetiniyoruz ve Üyelerimizin bu açıklamasındaki uyarıyı tekrarlamak istiyoruz:

“Kanal yönetimi IMC TV’yi hak etmediği bir sona hazırlıyor. Hazırlarken, burayı var eden değerler aşınıyor. Bir yapıyı ayakta tutan ilkeler çatırdamaya başlıyor. Arkadaşlarımızın ve bizlerin asıl kaybı, işsiz kalmak bir yana, inandığımız ve inandırıldığımız değerlere sahip olunamaması.”

Sendikamız, her zaman Üyelerimizin yanında yer alacağını, işten atılan Üyelerimizin durumuyla ilgili olarak ise yine Üyelerimizin vereceği karara göre hareket edileceğini IMC Yönetimine bildirmiştir.

Şunu belirtmek isteriz ki, yaşanan bu süreç, Sendikamız ve Üyelerimiz için olduğu kadar IMC TV için de bir sınav niteliğindedir. Umuyoruz ki tıpkı bizler gibi IMC TV Yönetimi de ortaya koyduğu değerlere sahip çıkacaktır.

Bu süreçten başarıyla çıkabilmek ve işyeri barışını sağlayabilmek amacıyla tüm Üyelerimizi, basın emekçilerini, sendikaları, sivil toplum örgütlerini ve tüm emek dostlarını IMC çalışanlarıyla dayanışma içinde olmaya; işten atılan Üyelerimizle birlikte 6 Mart Çarşamba günü saat 14.00’te IMC Televizyonu önünde yapılacak basın açıklamasına katılmaya çağırıyoruz.

Saygılarımızla.
TÜRKİYE GAZETECİLER SENDİKASI

1 Mart 2013 Cuma

İMC Yönetimi işten atmada ısrarlı

İMC Yönetimi, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ile yaptığı görüşmeye dair yanıtını açıkladı. TGS Genel Başkanı Ercan İpekçi'yi arayan İMC TV Genel Yayın Koordinatörü Eyüp Burç, kararlarında bir değişiklik olmadığını, 7 kişinin işe geri alınmayacağını söyledi. İpekçi ise üyelerinin arkasında olduğunu, karara gereken tepkiyi göstereceklerini dile getirdi.
İMC Çalışanları yarın (2 Mart Cumartesi) günü saat 18.00'de TGS'de buluşarak eylem takvimini belirleyecekler.

28 Şubat 2013 Perşembe

TGS-İMC görüşmesi

Merhabalar arkadaşlar.
Bugün Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Ercan İpekçi ve Genel Başkan Yardımcısı Mete Öztürk, İMC TV yönetimiyle görüştü.
Kanal yönetimi, işten çıkarılan çalışanlarla ilgili kararını açıklamak için süre istedi. Yarın kanal yönetimi bir toplantı yapacağını, kararlarını en geç pazartesi bildireceklerini açıkladı.

26 Şubat 2013 Salı

SON DURUM



Bugün, Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Ercan İpekçi, İMC TV Genel Yayın Koordinatörü Eyüp Burç ile görüştü. Bu görüşmenin ardından yeni bir süreç başladı, işten atmalar durduruldu. Sendika ile kanal yönetimi perşembe günü yeniden görüşecek. İşten atılan arkadaşlar, görüşmeler sona erene kadar izinli sayılacak. İş bırakan arkadaşlar da işlerinin başına geri döndü. Bu sürecin olumlu sonuçlanmasını umuyoruz.